"Büyük ikramiyeyi haram diye almıyor"
Türkiye yılbaşında büyük ikramiyeyi paylaşan 3 kişiyi merakla bekliyor. Büyük ikramiyenin çıktığı 4 biletten sadece birisi belirlendi ve ödülünü aldı. Ortaya çıkmaları ilk kez bu kadar geciken büyük ikramiyenin sahipleri hâlâ Milli Piyango İdaresi'ne başvurmadı.
Bu arada Star Haber'in Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş Posta Gazetesi'nde Milli Piyango'nun büyük ikramiyesini imam hatip öğrencisinin kazandığını ve almaktan korktuğu iddiasını ortaya attı. Aktaş'ın yazısına göre genç imam hatipli "kumar" oynadığını düşündüğü için büyük ikramiyeyi almaktan çekiniyor ve kazandığını ailesine ve arkadaşlarına anlatmıyor.
Saklanan talihlilerle ilgili görüştüğümüz Milli Piyango İkramiye Kontrol ve Çekilişler Daire Başkanı Mürtaza Çakır, hurriyet.com.tr'ye şunları söyledi:
Yılbaşı büyük ikramiyesinin 25 milyon büyük ikramiyesinin bir tanesi “1121383” nolu bilete 3 Ocak 2008 günü ödendi. Diğer 3 çeyrek bilet İstanbul, Gaziantep ve Mersin’de satıldı. Bu biletlerle ilgili herhangi bir başvuruda bulunulmadı ve ikramiyeleri alınmadı.
Yıllardır ilk kez bu kadar gecikti. Geçen sene en son bir parçası 8 Ocak’ta ödendi. İlk defa bu defa bu kadar bekliyoruz.
Bir yıl ikramiye ödeme süresi var. 31 Aralık 2008 mesai bitiminden önce almaları gerekiyor. Yılbaşı ikramiyelerinde şimdiye kadar alınmaması olmadı.
İşte Aktaş'ın dün Posta Gazetesi'nde yayınlanan yazısı:
Bir imam hatip öğrencisinin piyango korkusu
Anlatacağım olay, son yıllarda, bir gazeteci olarak karşılaştığım en çarpıcı öykü. Fakat şunu da belirtmem gerekir ki olayın kahramanı ile bir kez temas kurabildik, ardından bir daha kendisine ulaşamadık. Çünkü çok ciddi korkuları vardı. “Büyük ikramiye kazanan biri nasıl korku yaşar?” demeyin. Sırf bu yüzden, olayda adı geçen kişinin adını ve yaşadığı şehri söylemeyeceğim.
Yeni yılın ilk günleri. Star TV Haber Merkezi olarak, biz de Milli Piyango’dan büyük ikramiye kazanan talihlilerin peşindeyiz. Şans eseri, dört talihliden biriyle temas kurduk. Gencecik bir çocuk. İkramiyenin kendisine çıktığını, ancak bir türlü alamadığın söylüyor. Çünkü o bir imam hatip lisesi öğrencisi ve piyango onun için kumar.
Talihli genç, piyango aldığını bile kimseye söylememiş. Çünkü piyango almak ona anlatıldığına göre günah. Zaten okuduğu imam hatip lisesindeki arkadaşlarına bile söylememiş piyango aldığını. Karşılaşacağı eleştirilerden çekinip, biletini kimseye göstermemiş.
Yeni yılın ilk günü de, gazeteyi açmış ve kazanan numaraları incelemeye başlamış. Numaraları kontrol edince, gözlerine inanamamış. Büyük ikramiyeyi kazandığından emin olunca, önce sevinmiş, sonra üzerine karabasan çökmüş. “Ben günah işledim, bu ikramiyeyi alamam” diye kara kara düşünmüş.
Çünkü genç talihlinin, ailesi de son derece muhafazakar olduğu için, bu bilgiyi onlarla da paylaşamamış. Babasının günah olan bir şey yaptığı, piyango bileti aldığı, bir başka deyişle kumar oynadığı için kendisine kızacağından emin, “Ben şimdi ne yapacağım?” diye düşünmeye başlamış.
Bu olay başlı başına bir Türkiye gerçeği.
Her şeyden önce, ortada çok önemli bir mahalle baskısı örneği var. Muhafazakar olan bir çevrede büyümüş, kendisi de aynı anlayışa sahip genç bir çocuk. Okuduğu imam hatip lisesi başta olmak üzere hep muhafazakar ortamlarda bulunmuş. Doğal olarak, derdini kimseye anlatamıyor.
Konuştuğumuz kişinin, her şeyi bir hayal ürünü olarak bize anlattığını düşünüp, bu zamana kadar bekledim. Ancak hala büyük ikramiye kazandığı halde Milli Piyango İdaresi’ne gitmeyen, kazandığı milyonları almayan biri olduğu için, anlattığının doğru olduğuna inanıyorum.
Öte yandan talihli genç, 18 yaşından küçük olduğu için, ikramiyeyi kendi başına alması mümkün değil. Bunu ailesine de söyleyemediği için, kandırılmasından kuşku duyuyorum. Hatta başına bir şey gelmesinden.
Kolay değil, ortadaki para 6 milyon 250 bin YTL. Eski anlatımla, 6 trilyon, 250 milyar lira.